Mareşal

Mareşal, İngiltere, Fransa, Çin Halk Cumhuriyeti, eski SSCB ve başka bazı ülkelerın ordularında en yüksek rütbe.

Kökeni ilk Frank kralları döneminde atlara bakmakla görevli hizmetkarlar için kullanılan mares­cal’ e dayanır. Ortaçağ savaşlarında süvari­nin önem kazanmasıyla komutan konumu­na yükselen mareşaller, zamanla sarayda ve kışlada düzeni sağlama ve süvari sınıfıyla ilgili sorunlarda karar verme görevlerini, ayrıca bazı adli ve idari işlevleri üstlendiler. İngiltere kralı John 1214’te Salısbury 3. kontu William’ı ordu mareşali (marescalius) olarak atadı.

İngiliz ordusunda kullanılan mareşal (field marshal) rütbesi, Kral II. George tarafından 1736’da Almanya’dan alındı. Askeri tarafından seferlerde 1736’da iki ya da Almanya’dan daha çok sayıda mareşal ordunun önünde giderek ordugah yerini seçer ve birimlerin yerleşme düzenini belirlerdi. Barış zamanında ise kral yolculuk ederken, ağırlanması ve ge­reksinimlerinin karşılanması işini düzenler­lerdi.

Büyük toprak sahiplerinin top­rağını belli bir pay karşılığında işleyen ortakçı

 

Günümüzde bu eski rütbeyi az sayıda kıdemli subay taşır; mareşal olmayan genel­kurmay başkanları bu göreve atandıktan hemen sonra mareşal rütbesine yükseltilir. Eski Sovyet ordusunda mareşal rütbesi ge­nellikle ordu gruplarının komutanlarına ya da daha yüksek komutanlara verilirdi. Fransa’da ordunun hareket etmesinden ve konaklamasından sorumlu karargah suba­yı için kullanılan marechal des logis unvanı, XIV Louis döneminden Fransız Devrimi’ne değin varlığını sürdürdü.

Napoleon döneminde 18 imparatorluk mareşali rütbesi oluşturuldu. Daha sonra bu ünvan ­marechal de France (Fransa mareşalı) ola­rak değiştirildi ve unvanı taşıyanların sayı­sı azaltıldı. Fransa’da mareşallik zamanla kullanımdan kalkarak savaş zamanında ender olarak verilen bir unvan durumuna geldi.

Türkiye’de Osmanlı Devleti’nde ordu ko­mutanlarına verilen müşir rütbesi yerine 1932’den sonra mareşal rütbesi kullanılma­ya başladı. Ama Cumhuriyet döneminde, Sakarya Savaşı’nın ardından 19 Eylül 1921’de müşir yapılan Mustafa Kemal (Ata­türk) ve Başkumandanlık Meydan Savaşı’ nın ardından 3 Eylül 1922’de müşir yapılan Fevzi Paşa (Çakmak) dışında hiçbir asker bu rütbeyi taşımadı. 1946’da çıkarılan 4850 sayılı yasayla bu rütbenin savaş alanında başarı göstermiş orgenerallere verilmesi esası getirildi. 27 Temmuz 1967 tarihli  926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’nda da mareşal orduda en yüksek rütbe sayılmış ve savaşta olağanüstü yararlıkları görülen sağ ya da ölmüş orgeneralle­re yasayla verilebileceği belirtilmiştir.

 

Total
0
Shares
Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Previous Article

Luca Marenzio

Next Article

Hugues-Bernard Maret

Related Posts