Macapahit İmparatorluğu, Endonezya’nın Hint etkisindeki son devleti. Doğu Cava’da ortaya çıkarak 13-16. yüzyıllar arasında geniş topraklara egemen olan imparatorluğun kurucusu, Singhasari kralı Kertanagara’nın damadı Vicaya’ydı.
Moğol hükümdarı Kubilay Han’ın bağlılık bildirmesi için gönderdiği elçileri geri çeviren Kertanagara, Moğol saldırısına karşı hazırlanırken, bağımlı devletlerden Kediri’ nin yöneticisi Cayakatvang’ın başlattığı ayaklanmada öldürülmüştü. Saraydan kaçmayı başaran Vicaya, Moğol kuvvetleri 1292’de Cava’ya çıktığında Cayakatvang’a karşı onlarla işbirliği yaptı. Kedirilerin yenilgiye uğramasından sonra bu kez Moğollara saldırarak onları adadan çıkarmayı başardı. Ardından başkentini Macapahit’e taşıyarak Kertaracasa adını aldı.
Kertaracasa’nın yönetimi altında Bali, Madura, Malayu ve Tancungpura’yı ele geçiren Macapahit imparatorluğu, 14. yüzyılda gücünün doruğuna ulaştı. Bu gelişmede uzun bir dönem devlet yönetimini elinde tutan Gaca Mada‘ nın yanı sıra imparator Hayam Vuruk da önemli rol oynadı. Bazı uzmanlar Macapahit topraklarının bugünkü Endonezya ile Malezya ‘nın bir bölümünü içine aldığını ileri sürerken, bazıları da Macapahit egemenliğinin Doğu Cava ve Bali’yle sınırlı olduğunu savunur. Ama Macapahitlerin bölgede önemli bir güç odağı durumuna geldiği ve öteki güçlü devletlerden Çin, Çampa, Kamboçya, Annam ve Siyam’la (bugün Tayland) düzenli ilişkiler kurduğu kesin olarak bilinmektedir.
Macapahitlerin altın çağı kısa sürdü. Gaca Mada’nın ölümüyle (1364) gerilemeye başlayan imparatorluk, Hayam Vuruk’un ölümünden (1389) sonra daha da zayıfladı. Bölgede İslam dininin yayılması ve Cava’nın kuzey kıyılarında bir dizi İslam devletinin ortaya çıkması sonucunda Macapahit egemenliği 15. yüzyıl sonlarında ya da 16. yüzyılın başlarında yıkıldı.
İsrail ile Ürdün arasındaki, Dünyanın en alçak ve üçüncü büyük tuzlu gölü