V. Martinus, asıl adı Oddo, 1417-31 arasında papa (d. 1368, Genazzano, Papalık Devletleri – ö. 20 Şubat 1431, Roma).
Kardinal diyakoz yardımcısıyken 1409′ daki Piza Konsili’nin hazırlanmasına katıldı. Papalığın birçok talibi olması nedeniyle Batı Kilisesi’nde 1378-1417 arasında ortaya çıkan Büyük Bölünme’ye (Skhisma) son vermek amacıyla toplanan Konstanz Konsili (1414-18) sırasında yapılan bir kardinaller toplantısında, 11 Kasım 1417’de oybirliğiyle papa seçildi.
Batı Kilisesi’nde, papalıkta ve Papalık Devletleri’nde düzeni yeniden kurması gerekiyordu. Konstanz Konsili, Martinus’un kiliseye bağlı toprakları ve kentleri din adamlarının yönetmesi yolundaki önerisini Ocak 1418’de kabul etti. Ama Martinus bu topraklarda kendisini zorla değil diplomasi yoluyla kabul ettirmeyi yeğledi. Konstanz Konsili’nden hemen sonra, “konsillerin üstünlüğü kuramı“nı mahkum etti ve iman konularında papalık yargısının dışına çıkmayı yasakladı. Konsilin kilisede reformla ilgili yedi karar benimsemesinden ve bunların uygulanmasını Martinus’a bırakmasından sonra, ilgili ülkelerin başlıcalarıyla papalığın merkezi bürokrasisi ve vergilendirme konularında konkordatolar yaptı.
Fransızların, papalık makamının 1309-77 arasında bulunduğu Avignon’u yeniden önermelerine karşın, Martinus makam olarak Roma’yı seçti. Bununla birlikte, yıkıntı halindeki Roma’ya, bir yıl Floransa’da kaldıktan sonra ancak 1420’de girebildi. Roma’nın bazı kiliselerini ve istihkamlarını eski durumuna getirdikten sonra Papalık Devletleri’nin denetimini yeniden ele geçirmeye çalıştı. En büyük sorunu, papalık bölgeleri Perugia ve Umbria’ya 1420’de papalık temsilcisi olarak gönderdiği hırslı İtalyan askeri Braccio da Montone yarattı. Bu iki bölgeyle yetinmeyerek Güney İtalya’da egemenlik alanını genişletmek isteyen Braccio, 2 Haziran 1424’te Aquila Çarpışması’nda yenildi. Martinus bundan sonra İtalya’da ilerleyebildi. Nüfuzlu ailesi için Güney İtalya’da fiefler sağlayarak Colonnaların gücünü artırdı ve papalık bölgelerinde geniş topraklar vererek bu aileyi zenginleştirdi
İtalya dışında da papalık çıkarları için olumlu gelişmeler sağladı. Yüz Yıl Savaşları’nda Fransa ile İngiltere arasında arabuluculuk etti. Bohemyalı din reformcusu Jan Hus’un izleyicileri olan Husçulara karşı Haçlı seferleri düzenlemeye çalıştı. İngiliz hükümetinin, papanın kilise görevlerini ya da mülklerini dağıtmasını yasaklayan 1390 tarihli yasasını ortadan kaldırmak için kararlı bir çaba gösterdi. Benzer biçimde İspanya krallıklarında da tahta karşı kilisenin haklarını savundu.
Günahkârlığın, özellikle cinsel sapkınlığın simgesi Sodom ve Gomorra halkını doğru yola döndürmek için gönderilen Peygamber
Konsillerin üstünlüğü kuramını yeniden canlandıracakları düşüncesiyle konsillerden çekinmesine karşın, 1423’te Pavia Konsili’ni topladı. Ama kişisel olarak katılmayı reddettiği konsilin 1428’de dağılmasını sağladı. Kısacası, bütün kilise sorunlarında papalığın üstünlüğünü vurguladı.
Konsillerin önerdiği kilise reformunu göz ardı etti. Bu yöndeki kendi çabaları ise isteksiz ve etkisizdi. 1431’de Basel Konsil’ini (1431-37) toplantıya çağırdıktan kısa bir süre sonra öldü.